”Life” İnceleme

Sony Pictures son zamanlarda yaptıkları filmlerle kalitesini çok düşürmüş durumdaydı fakat Life bunların arasından sıyrılmayı başarmış.

Filme giriş yapmadan önce filmin yönetmeni olan Daniel Espinosa‘nın tek bildiğim filmi Safe House’du ve onunda o kadar başarılı bir yapım olduğunu söyleyemem fakat yönetmen Life filmiyle benim önyargımı kırdı diyebilirim. Filmin bilindik oyuncularından Jake Gyllenhaal, Ryan Reynolds için fazla bişey söylememe gerek yok. Rebecca Ferguson‘da Mission Impossible 5 ve The Girl on the Train filmleriyle şöhretini son yıllarda bayağı bir arttırmış durumda. Buna rağmen Ryan Reynolds dışında oyunculukların bana kalırsa neredeyse hepsi vasattı. Sanki ”Filmin çekimleri bitse de eve gitsek” havası vardı. Zaten Reynolds’ın ilk 30 dakika içinde pat diye gitmesi zaten bende aşırı bir şaşkınlık yarattı. Yahu adamı zaten 2 sahnede gördük bari fragmanlarda bu kadar gözümüze sokmasaydınız.

Ryan Reynolds (Rory Adams ) in Columbia Pictures’ LIFE.

Filme gelirsek, klasik bir bilim kurgu-korku filmi havasında 6 kişilik bir uzay ekibinin Uzay Mekiğinin içerisinde Mars’tan gelen bir deneği incelemek için orada olduklarını öğreniyoruz. Bir süre sonra Dünya ile iletişim kuran ekip, Amerika da bulunan bir okulun bu uzaylıya Calvin ismini taktıklarını öğreniyorlar ve kendileri de bu ismi benimsiyorlar. Artık uzaylının bir adı var ‘Calvin‘.

Calvin ilk başlarda zararsız gibi gözükse de, daha sonradan agresifleşip herkesi birer birer acımazsızca öldürmeye başlıyor. Ekibin doktoru olan Hugh’un ise sürekli Calvin’le bir bağı var. Kendisine göre aslında Calvin’in kötü olmadığı ve hayatta kalmak için öldürdüğüydü fakat bu ne kadar doğrudur tartışılır. Sürekli kendini geliştiren zeki bir organizma olan Calvin aynı zamanda aşırı güçlü bir kas yapısına sahip ve beslendikçe büyümeye devam ediyor.

Ekibimizin onu öldürme çabaları ise her seferinde suya düşüyor. İlk başlarda Rory, Hugh’u laboratuvardan kurtarmak için Calvin’i alev ile yakmayı deniyor fakat bu Rory(Ryan Reynolds)‘nin ölümüne sebep oluyor. Daha sonraları geriye kalan ekip Calvin’i uzay boşluğuna atmayı ve oksijensiz ortamda bırakmayı deneselerde başarısız oluyorlar. Calvin güçlü yapısı ile her türlü ortamda uzun süre yaşayabiliyor. Ekipten geriye en sona kalan Miranda(Rebecca Ferguson) ve David(Jake Gyllenhaal) çareyi kapsülle Dünya’ya geri dönmekte buluyorlar fakat sadece 1 kişinin gidebileceğini biliyorlar. Bunun üzerine David yıllardır uzayda olduğu için ve Dünya dan kendini soyutladığı için ölümünün de uzayda olmasını istiyor ve Miranda için kendini bir nevi feda ediyor. Calvin’i kendi kapsülüne sıkıştırıp fırlatıyor.

Jake Gyllenhaal (David Jordan) in Columbia Pictures’ LIFE.

Bu arada Miranda’da, yörüngesini Dünya’ya çevirmiş durumda fakat bir anda her şey değişiyor. Bir bakıyoruz Miranda kapsülüyle beraber uzayın boşluğunda kaybolurken, David’in kapsülü Calvin ile beraber okyanusun ortasına iniş yapmış durumda. Bunu gören Asyalı balıkçıların kapsülün içerisini David’in yetersiz çabalarına rağmen kontrol etmeleriyle film son buluyor.

Peki film başarılı mıydı ? Bu yıl Sony’nin, Alien: Covenant’a rakip olarak öne sürdüğü Life bana kalırsa Sony’nin son yıllarda yaptığı adam akıllı işlerden birisi olmuş. Filmin gerilim ve korku dozu gayet başarılıyken, yerçekimli ortamlarda gayet başarılı işlenmişti. Senaryoda bazı tutarsızlıklar göze batıyor fakat film sizi yine de içine çekmeyi başarıyor. Calvin’in şeffaf bir küçücük bir organizmadan, korkunç bir uzaylıya dönüşümünü izlemek ise ayrı keyifti.

Her ne kadar 2. film gelecek sinyalleri verilse de Life için Box Office’de işler kadar iyi gitmiyor. Bu yüzden Sony’nin bir devam filmi için yeşil ışık yakacağını pek zannetmiyorum.

Eğer bilim kurgu-korku filmi seven biriyseniz Life sizi hayal kırıklığına uğratmayacaktır.